English - Turkish
Definition of learned, educated; scholastic; theoretical; of learning or academia in English Turkish dictionary
- academic
- {s} akademik
Onlar akademik şampiyonlardır.
-They're academic champions.
Siyasete ilgim tamamen akademik.
-My interest in politics is strictly academic.
- academic
- soyut
- academic
- (birdemde) öğretim görevlisi
- academic
- {s} kuramsal
- academic
- mücerret
- academic
- {s} bilimsel
O dilde bilimsel bir yazı okudum ve neredeyse her şeyi anladım ama başlangıç seviyesindekiler için yazılmış bir hikayeyi okumaya çalıştığımda hiçbir şey anlamadım.
-I read an academic article in that language and understood almost everything, but when I tried reading a story for beginners I understood nothing.
- academic
- {i} üniversite öğretim görevlisi
- academic
- {s} resmi, kitabi
- academic
- {s} pratik değeri/önemi olmayan
- academic
- ilmi
- academic
- {s} teorik
- academic
- pratiğe dayanmayan
- academic
- eğitimle ilgili
- academic
- akademik personel
Related Terms
English - English
Definition of learned, educated; scholastic; theoretical; of learning or academia in English English dictionary
- {s} academic
learned, educated; scholastic; theoretical; of learning or academia
Hyphenation
learned, educated; scholastic; theoretical; of learn·ing or a·ca·de·mi·aPronunciation
Resimler
Favorites