Bu sabah kalın bir don katmanı vardı.
- This morning there was a thick layer of frost.
Okyanusun derin katmanları hâlâ neredeyse keşfedilmemiş.
- The deep layers of the ocean is still almost unexplored.
Sel bir çamur tabakası oluşturdu.
- The flood deposited a layer of mud.
Ozon tabakası olmasa, tehlikede oluruz.
- If not for the ozone layer, we would be in imminent danger.
Hava dahada ısındığı için, Tom bir kat elbise daha çıkardı.
- Since it was getting even hotter, Tom peeled off another layer of clothing.
Baklava kıyılmış fındık ile dolu filo hamur katmanları yapılan tatlı hamurdur.
- Baklava are sweet pastries made from layers of filo dough filled with chopped nuts.
... And we're going to start layering on these ...