Don't interrupt me while I'm talking.
- Konuşurken lafımı bölme.
Giving advice to him is like talking to a brick wall.
- Ona laf anlatmak, deveye hendek atlatmaktan daha zor.
When you get married and have kids, you'll realize that actions speak louder than words.
- Evlendiğinde ve çocukların olduğunda lafla peynir gemisi yürümediğini fark edeceksin.
Tom's words came back to bite him.
- Tom'un ettiği laflar kendi ayağına dolandı.