lacking in variety, repetitive

listen to the pronunciation of lacking in variety, repetitive
English - Turkish

Definition of lacking in variety, repetitive in English Turkish dictionary

monotonous
{s} monoton

Bu hikaye oldukça monoton. - This story is rather monotonous.

Monoton günlük yaşantısı yüzünden bunalmış gibi görünüyor. - He seems to be oppressed by his monotonous daily life.

monotonous
yavan
monotonous
{s} tekdüze

Ben tekdüze yaşamdan bıktım. - I'm tired of the monotonous life.

monotonous
(Tıp) Değişiklik göstermeyen, yeknesak, monoton
monotonous
(Tıp) Aynı tonda devam eden, alçalma ve yükselme göstermeyen (ses hakkında)
English - English
{s} monotonous
lacking in variety, repetitive
Favorites