kurgucu

listen to the pronunciation of kurgucu
Turkish - English
editors
mech. fitter, mounter, assembler (person)
cin. film editor
(Sinema) mounter
kurgu
fiction

He can't tell fact from fiction. - O gerçeği kurgudan ayıramaz.

Fact is stranger than fiction. - Gerçek kurgudan daha yabancıdır.

kurgu
editing
kurgu
{i} fantasy
kurgu
(Bilgisayar,Teknik) assembly
kurgu
winding up
kurgu
(Bilgisayar) build
kurgu
set up
kurgu
key
kurgu
(Sinema,Teknik) montage
kurgu
(Bilgisayar) setup
kurgu
(Biyokimya) construction
kurgu
watch stem
kurgu
mech. mounting, fitting, assembly, assembling
kurgu
clock key; knob (for winding a watch), winder; watch key
kurgu
abstract thought, speculation
kurgu
winding key, clock key, watch stem; winding up; installation, mounting; montage, editing
kurgu
cin. assembly and editing (of a film)
kurgu
phantasy
kurgu
winder
kurgu
winding key
kurgu
clock key
kurgu
(act of) winding
Turkish - Turkish
Kurgu işini yapan kimse, montajcı
montajcı
Kurgu
montaj
kurgu
Uygulamaya geçmeyen yalnız bilmek ve açıklamak amacını güden düşünce, kuramsal araştırma, spekülasyon. Çatı
kurgu
Bir şeyin zembereğini kurmak için kullanılan araç, anahtar
kurgu
Zembereğin kurulmuş olma durumu
kurgu
Bir işe hazırlamak için yapılan telkin
kurgu
Uygulamaya geçmeyen yalnız bilmek ve açıklamak amacını güden düşünce, kuramsal araştırma, spekülasyon
kurgu
Bir işe hazırlamak için yapılan telkin: "Bankacılardan birkaçının kurgularıyla Belediye başkanlığına adaylığını koymuştu."- M. Ş. Esendal
kurgu
Bir filmin değişik süre ve yerlerde çekilen bölümlerini, bir anlam ve uyum bütünlüğü sağlayarak birleştirme, montaj
kurgu
Bir bütün oluşturmak için parçaları takıp birleştirme işi, montaj
kurgucu
Favorites