kuramlaştırma

listen to the pronunciation of kuramlaştırma
Turkish - English
theorization
{i} theory development
something theorized; a theory
the production or use of theories
The act or product of theorizing; the formation of a theory or theories; speculation
kuram
(Ticaret) model
kuramlaştırmak
theorise
kuram
theory

Who invented the theory of relativity? - Görelilik kuramını kim icat etti?

kuram
speculation
kuram
theorem
kuram
hypothesis
kuram
theory teori, nazariye
kuramlaştırmak
theorize
Turkish - Turkish
Kuramlaştırmak işi
kuram
Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori
kuram
Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi
kuram
Belirli bir konuda düşüncelerin, görüşlerin bütünü
kuram
Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori: "Onun bir başka anlamı da bir düşüncenin, bir kuramın soyutça anlatılmasından doğar."- S. Birsel
kuram
Teori
kuram
Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin bütünü: "İnsanlar da görünen dünyanın bir parçası olarak bu kurama girerler."- H. Taner
kuramlaştırmak
Kuram durumuna getirmek
kuramlaştırma
Favorites