kurşun

listen to the pronunciation of kurşun
Turkish - English
lead

It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it. - İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.

Tom wanted a pencil with a softer lead. - Tom daha yumuşak uçlu bir kurşun kalem istedi.

bullet

They decided to leave the bullet where it was. - Onlar kurşunu olduğu yerde bırakmaya karar verdiler.

Doctors removed the bullet. - Doktorlar kurşunu çıkardılar.

plumbic
Saturn
projectile
plumbo
(Tabiat Doğa) (mineral, maden) lead, plumbum
lead; bullet; (oltada) sinker; lead, leaden
plumb
round
(Biyoloji) pb
in lead
{i} slug
missile
sinker

The public bought it hook, line and sinker, didn't they? - Halk olta iğnesi, olta ve olta kurşunu aldı, değil mi?

kurşun geçirmez
bulletproof

The police officer wore a bulletproof vest. - Polis memuru bir kurşun geçirmez yelek giydi.

This window is bulletproof. - Bu cam kurşun geçirmez.

kurşun oksit
lead oxide
kurşun yağmuru
Hail of bullets
kurşun alaşımı
lead alloy
kurşun asetat
lead acetate
kurşun atmak
to fire a gun; to shoot a bullet
kurşun ağacı
lead tree
kurşun banyosu
lead bath
kurşun boku
dross of lead
kurşun cam
lead glass
kurşun dökmek
to melt lead and pour it into cold water over the head of a sick person in order to break an evil spell
kurşun erimi range of
a rifle
kurşun eşdeğeri
lead equivalent
kurşun gibi
very heavy
kurşun gibi like lead
very heavy
kurşun ile ilgili
saturnine
kurşun işleri
plumbing
kurşun kalem rica ediyorum
I would like a pencil
kurşun kaplı
lead coated, leaded
kurşun kaplı
plumbeous
kurşun kromat
lead chromate
kurşun kâğıdı
silver paper
kurşun levha
sheet lead
kurşun levha
lead
kurşun mavisi
slate blue
kurşun mavisi
slate gray
kurşun mavisi
slate grey
kurşun mühür
seal
kurşun oranı
lead content
kurşun sigorta
safety-fuse
kurşun suyu
Goulard's extract
kurşun sıyrığı
grazing shot
kurşun tel
lead wire
kurşun tozu
blacking
kurşun tozu
black lead
kurşun tuncu
leaded bronze
kurşun yarası
gunshot wound
kurşun yarası
bullet wound
kurşun yağdırmak
to rain bullets (on)
kurşun yağmuruna tutmak
mow down
kurşun yağmuruna tutmak
pump bullets into
kurşun yağmuruna tutmak
to rain bullets on
kurşun yemek
stop a bullet
kurşun zehirlenmesi
(sudan) plumbism
kurşun zehirlenmesi
lead poisoning

Lead poisoning endangers the health of millions of children around the world. - Kurşun zehirlenmesi dünya genelinde milyonlarca çocuğun sağlığını tehlikeye atar.

Children are more at risk for lead poisoning. - Çocuklar kurşun zehirlenmesi için daha fazla risk altındadır.

kurşun çekiç
lead hammer
kurşun çerçeve
leading
kurşun örtü
lead coating
kurşun rengi
livid
serseri (kurşun)
stray
kurşun geçirmez
splinterproof
kurşun rengi
lividity
Kurşun geçirmez
bullet-proof
kör kurşun
lead the blind
hedefi tutturmak (kurşun vb)
reach the target
hedefi tutturmak (kurşun vb)
hit the target
homojen kurşun
homogeneous lead
kalay ve kurşun alaşımı
pewter
karanlıka kurşun sıkmak
to take a shot in the dark
kesme kurşun
slug
kronik kurşun zehirlenmesi
saturnism
kükürtlü kurşun
galena
kırmızı kurşun tuzu
minium
levha kurşun
sheet lead
metelike kurşun atmak
to be penniless, be flat broke
meteliğe kurşun atmak
to be stony broke, to be flat broke
meteliğe kurşun atmak
go broke
radyoaktif madde sızdırmaz kurşun kap
coffin
saf kurşun
chemical lead
sarı kurşun oksidi
massicot
serseri kurşun
estray bullet
serseri kurşun
wandering bullet
sert kurşun
hard lead
siyah kurşun
black lead
çinkolu kurşun alaşımı
terne
Şeytan kulağına kurşun!
Touch wood!
şeytan kulağına kurşun! Knock
on wood! (said when speaking of something that's going well)
Turkish - Turkish
Tüfek, tabanca gibi hafif ateşli silâhlarda kullanılan mermi
Tüfek, tabanca gibi hafif ateşli silahlarda kullanılan mermi: "Kanatları kurşunla parçalanmış bir kartal / Benim gibi seyreder, yerden, mavilikleri."- Y. N. Nayır
Atom numarası 82, atom ağırlığı 207,21, yoğunluğu 11,3 olan, 327,4°C de eriyen, yumuşak ve bükülgen, mavimtırak esmer renkte bir element (simgesi Pb)
Atom numarası 82, atom ağırlığı 207,21, yoğunluğu 11,3 olan, 327,4°C de eriyen, yumuşak ve bükülgen, mavimtırak esmer renkte bir element. Kısaltması Pb
Kurşundan yapılmış
rasas
(Osmanlı Dönemi) ENÜK
kurşun oksit
Batarya OksidiKurşunun yüzeyi ince bir tabaka halinde kuşun oksit ile kaplanarak hava ile etkileşmesi engellenir. ısıtmaya bağlı olarak yaklaşık 600-800ºC da oksijen ile reaksiyona girerek kurşun oksit oluşturur. 2Pb(k) + O2(g) -- 2PbO(k)
kurşun erimi
Merminin en çok ulaşabildiği uzaklık
kurşun grisi
Koyu gri renk
kurşun kalem
Dışı tahta, içi grafitli kalem
kurşun otu
Diş otu
kurşun rengi
Kurşunun rengi, koyu kül rengi
kurşun rengi
Bu renkte olan
kör kurşun
Bir başkasına veya amaçsız herhangi bir yere atıldığı hâlde başka bir kimsenin ölmesine veya yaralanmasına sebep olan kurşun, serseri kurşun
English - Turkish

Definition of kurşun in English Turkish dictionary

kurşun kalem
Dışı genellikle tahta, içi grafitli kalem
kurşun
Favorites