1. (for an arsonist) to set fire to (a place) using a bundle of oily rags. 2. /arasına/ to set (two people) against (each other). 3. to sabotage, wreck (a project)
Tüfek gibi bazı ateşli silahlarda bunları çeşitli yönlere çevirmeye yarayan, namlunun altında bulunan ağaç veya metal bölüm: "Amcası Mustafa geldi eve, ona bir kundağı sedefli tüfek getirdi."- Y. Kemal
Yeni doğmuş çocuğu ilk aylarda sıkıca sarıp sarmalamaya yarayan geniş bez: "Kendisine uzattıkları ince ve beyaz bir kundağa sarılmış kızına baktı."- Ö. Seyfettin
Tüfek gibi bazı ateşli silâhlarda bunları çeşitli yönlere çevirmeye yarayan, namlunun altında bulunan ağaç veya metal bölüm
Yangın çıkarmak için bir yere konulan tutuşmuş yağlı bez parçası vb: "Ben şamdanımla evveli kapının önüne yığılan şeyleri, sonra cibinliği, perdeleri, bütün duvarları çeviren kundakları tutuşturacağım."- H. Z. Uşaklıgil