We're sorry. The number you have reached is not in service.
 - Üzgünüz. Aradığınız numara kullanımda değil.
The number you have called is not in service.
 - Aradığınız numara kullanımda değil.
The email address you entered is already in use.
 - Girmiş olduğunuz e-posta adresi zaten kullanımda.
The old clock is still in use.
 - Eski saat hâlâ kullanımdadır.
There are differences in usage.
 - Kullanımda farklılıklar var.
Unfortunately, the usage of MacBooks is very limited in Turkey.
 - Ne yazık ki, Türkiye'deki MacBook kullanımı çok sınırlıdır.
This word is not in current use.
 - Bu kelime şu an kullanımda değil.
In order to study computational linguistics it's necessary to know various languages, however, one also has to be familiar with the use of computers.
 - Bilişimsel dil bilimi eğitimi yapmak için çeşitli dilleri bilmek gerekli, ancak, insan bilgisayarların kullanımı da bilmelidir.
An application of a qualifier precludes non-partaking instances from the compound meaning of a term.
 - Bir terimin birleşik anlamından dolayı, bir niteleyicinin kullanımı benzemeyen örnekleri engeller.
Education is the acquisition of the art of the utilisation of knowledge.
 - Eğitim, bilgi kullanımı sanatını edinmedir.