It's nothing, don't be afraid!
- Bu şey yok, korkmayın!
Don't be afraid to make a mistake.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
That boy could not enter for fear of the dog.
- O, köpeğin korkusundan giremedi.
Man fears disasters such as floods and fires.
- İnsan su baskınları ve yangınlar gibi felaketlerden korkar.
My little brother says that he had a dreadful dream last night.
- Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
A burnt child dreads fire.
- Yanmış bir çocuk ateşten korkar.