You're not the only one who's afraid.
- Korkan tek kişi sen değilsin.
People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.
- Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez.
People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.
- Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez.
You're not the only one who's afraid of heights.
- Yükseklikten korkan tek kişi sen değilsin.
He who is frightened of a sparrow will never sow barley.
- Kuştan korkan darı ekmez.
Don't be afraid of making mistakes.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
Don't be afraid to ask questions.
- Soru sormaktan korkma.
She is on a diet for fear that she will put on weight.
- Kilo alacağı korkusuyla diyet yapıyor.
Man fears disasters such as floods and fires.
- İnsan su baskınları ve yangınlar gibi felaketlerden korkar.
He may dread to learn the results.
- O, sonuçları öğrenmeye korkabilir.
Tom dreads going to work tomorrow.
- Tom yarın işe gitmeye korkuyor.