He checked that all the doors were safely shut.
- Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.
We should check the spread of the disease.
- Biz hastalığın yayılmasını kontrol etmeliyiz.
Tom wants you to check it out.
- Tom bunu kontrol etmeni istiyor.
Should I go check it out?
- Onu kontrol etmeye gitmeli miyim?
Try to control yourself.
- Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
Some things in life are beyond our ability to control.
- Hayatta bazı şeyler kontrol etme yeteneğimizin ötesindedir.
Would it be fair to say you have a problem controlling your anger?
- Öfkenizi kontrol etmekte bir sorununuzun olduğunu söylemek adil olur mu?
I have trouble controlling my anger.
- Öfkemi kontrol etmekte zorlanıyorum.
Tom wanted to hit Mary, but he controlled himself.
- Tom Mary'ye vurmak istedi ama kendini kontrol etti.
Tom controlled everything.
- Tom her şeyi kontrol etti.
He checked that all the doors were safely shut.
- Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.
Tom checked his rearview mirror before pulling out into traffic.
- Tom trafiğe çıkmadan önce dikiz aynasını kontrol etti.