konservesi

listen to the pronunciation of konservesi
Turkish - English
canned
Simple past tense and past participle of can
Previously prepared; not fresh or new; standardized, mass produced, or lacking originality or customization
Preserved in cans
sealed in a can or jar recorded for broadcast; "a transcribed announcement"; "canned laughter
recorded for broadcast; "a transcribed announcement"; "canned laughter"
Drunk
Canned music, laughter, or applause on a television or radio programme has been recorded beforehand and is added to the programme to make it sound as if there is a live audience. see also can
sealed in a can or jar
{s} preserved in cans (of food); drunk, intoxicated
past of can
konserve
canned

I buy canned goods in bulk. - Toptan konserve ürünler alırım.

Tom got mercury poisoning because he ate canned tuna every day. - Tom her gün konserve ton balığı yediği için civa zehirlenmesi oldu.

konservesi yapılabilir
preservable
konserve
tinned
konserve
canned food
konserve
conservation
konserve
(Gıda) canned foods
konserve
can

I buy canned goods in bulk. - Toptan konserve ürünler alırım.

My new can opener is sturdier than the old one, so hopefully it won't take 2 minutes to get at my beans anymore. - Yeni konserve açacağım eskisinden daha sağlam, böylece umarım bezelyelerime kavuşmak artık 2 dakikamı almayacak.

konserve
{i} preserve

Preserves must be stored in a jar with an airtight seal. - Konserveler hava geçirmez bir conta ile kavanozda saklanmalıdır.

balık konservesi
tinned fish, canned fish
domuz kellesi konservesi
headcheese
erik konservesi
(Gıda) canned plum
konserve
bottled food
konserve
preserves

Preserves must be stored in a jar with an airtight seal. - Konserveler hava geçirmez bir conta ile kavanozda saklanmalıdır.

konserve
canned, Brit. tinned: bezelye konservesi canned peas
konserve
canned food, Brit. tinned food
konserve
tinned food, canned food, preserves; tinned, canned
mantar konservesi
(Gıda) canned mushroom
meyve konservesi
cheese
meyve konservesi
tinned fruit
müzik konservesi
slang (phonograph) record, wax
sığır eti konservesi
bully beef
sığır konservesi
corned beef
Turkish - Turkish

Definition of konservesi in Turkish Turkish dictionary

konserve
Isı ile sterilize edilerek uzun zaman saklanabilecek biçimde kutulanan
konserve
ısı ile sterilize edilerek uzun zaman saklanabilecek biçimde kutulanmış (yiyecek)
konserve
insanların besinleri, besin değerlerini kaybetmeden saklamak için geliştirdikleri bir yöntem
konserve
Isı ile sterilize edilerek uzun zaman saklanabilecek biçimde kutulanan (yiyecek)
konserve
Bu yolla hazırlanmış yiyecek
konservesi
Favorites