I've lost or broken all my necklaces.
- Bütün kolyelerimi kaybettim ya da kırdım.
Tom pulled out some necklaces from his bag and told Mary to choose the one she liked.
- Tom çantasından bazı kolyeler çıkardı ve Mary'ye beğendiği birini seçmesini söyledi.
Tom says he doesn't know where Mary bought her pearl necklace.
- Tom Mary'nin inci kolyesini nereden satın aldığını bilmediğini söylüyor.
What proof do you have that Tom was the one who stole your mother's necklace?
- Senin annenin kolyesini çalanın Tom olduğuna dair hangi kanıtın var?
I bought a pendant to wear to the party.
- Partide takmak için bir kolye aldım.
My grandmother gave me these pendants.
- Büyükannem bana bu kolyeleri verdi.