kocaman kocaman

listen to the pronunciation of kocaman kocaman
Turkish - English

Definition of kocaman kocaman in Turkish English dictionary

kocaman
enormous

He has enormous fingers. - Onun kocaman parmakları vardır.

She lives alone in a house of enormous dimensions. - Kocaman bir evde yalnız yaşıyor.

kocaman
huge

A huge monster is coming down the mountain. - Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.

The lion opened its huge mouth and roared. - Aslan kocaman ağzını açtı ve kükredi.

kocaman
giant

This giant table occupies the entire room. - Bu kocaman masa tüm odayı işgal ediyor.

The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system. - Hırsızlar güvenlik görevlileri tarafından fark edilmeden veya alarm sistemini harekete geçirmeksizin kocaman altın madeni paraları çaldılar.

kocaman
colossal
kocaman
bulky
kocaman
big

Tom took a big bite out of Mary's sandwich. - Tom Mary'nin sandvicinden kocaman bir lokma aldı.

The cows looked big and docile. - İnekler kocaman ve uysal görünüyordu.

kocaman
frightful
kocaman
fab
kocaman
elephantine
kocaman
Cyclopean
kocaman başlı büyük bir karınca türü
a big-headed ant species
kocaman
rousing
kocaman
monster

A huge monster is coming down the mountain. - Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.

kocaman
gigantic

She owns a gigantic house. - O, kocaman bir eve sahip.

kocaman
hugely
kocaman
hulky
kocaman
thundering
kocaman
thumping
kocaman
mammoth
kocaman
jumbo sized
kocaman
gigantean
kocaman
prodigious
kocaman
hulking
kocaman
tearing
kocaman
huge, enormous, large, big, colossal, gigantic, gargantuan, monstrous, massive, immense, tremendous
kocaman
gross

Do you want to see something gross? - Kocaman bir şey görmek istiyor musun?

kocaman
gargantuan
kocaman
huge, enormous
kocaman
walloping
kocaman
tremendous
kocaman
of vast dimensions
kocaman (italyanca)
grandioso
kocaman ayakkabı
beetlecrushers
kocaman erkek hayvan
bull
kocaman hayvan yavrusu
calf
kocaman kimse
whacker
kocaman parça
chunk
kocaman şey
jumbo
kocaman şey
whopper
Turkish - Turkish
Büyük büyük, koca koca
kocaman
Çok iri, büyük, koca
kocaman
Çok iri, büyük, koca: "Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı."- S. F. Abasıyanık
kocaman
Yaşça büyük olan
kocaman kocaman
Favorites