Turkish - English
Definition of kocakarı in Turkish English dictionary
- crone
- frump
- gammer
- beldame
- beldam
- slang old lady, mother
- old woman, hag, crone
- harridan
- hag
An old hag of 50 years made me lustful propositions; she wanted to kiss me.
-50 yaşında yaşlı bir kocakarı bana şehvetli teklifler yaptı; beni öpmek istedi.
- vulg. old woman, hag
- old woman
- witch
- old lady
- kocakarı ilacı
- Folk medicine
- kocakarı gibi
- old-womanish
- kocakarı ilacı
- nostrum
- kocakarı ilacı
- folk remedy
- kocakarı ilacı
- simple
- kocakarı masalı
- old wives' tale, nonsense
- kocakarı soğuğu
- a cold spell in mid-March
- huysuz kocakarı
- (Argo) battle-ax
- cadaloz kocakarı
- dragon
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kocakarı in Turkish Turkish dictionary
- Anne
- Yaşlı kadın
- ebemkarı
- cadaloz
- kocakarı ilacı
- Hekim olmayan kimselerin yaptıkları veya salık verdikleri, evde yapılan, hekimlikte kullanılmayan ilâç
- kocakarı ilacı
- Hekim olmayan kimselerin yaptıkları veya salık verdikleri, hekimlikte kullanılmayan ilâç
- kocakarı masalı
- Avutucu ve eğlendirici nitelikli masal
- kocakarı soğuğu
- İlkbaharın belli günlerinde olan soğuk havalar
Related Terms
kocakarı
Hyphenation
ko·ca·ka·rıResimler
History
Favorites