klüfte

listen to the pronunciation of klüfte
English - Turkish

Definition of klüfte in English Turkish dictionary

joints
(Otomotiv) bağlantılar
joints
(Tıp) eklemler

Tom uzun süre aynı pozisyonda oturduktan sonra, ayağa kaldığında eklemlerinde tutukluk hissetti. - Tom felt the stiffness in his joints as he stood up after sitting in the same position for a long time.

Hava soğuk olduğunda eklemlerim ağrıyor. - My joints ache when it gets cold.

German - English
clefts
gulfs
joints
diaclass
chasms