kitapsız

listen to the pronunciation of kitapsız
Turkish - English
bookless, lacking books
(Konuşma Dili) heathen; pagan
(a people) who do not accept the Koran, the Bible, or the Torah as their sacred book
kitap
book

Is she reading a book? Yes, she is. - O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

kitap
(Hukuk) paper

There's a book, a pencil, and a sheet of paper on the table. - Masanın üzerinde bir kitap, bir kalem ve bir kağıt var.

The paperback version is cheaper. - Karton kapaklı kitap versiyonu daha ucuz.

kitap
work

This book counts among the best of his work. - Bu kitap, onun çalışmalarının en iyileri arasında sayılır.

For the time being I want to work at that bookstore. - Ben şimdilik o kitapçıda çalışmak istiyorum.

kitap
volume

This book comes in two volumes. - Bu kitap iki cilt halinde geliyor.

kitap
writing

The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it. - Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. .

I'm now busy writing a book. - Şimdi bir kitap yazmakla meşgulüm.

kitap
the book

Was the book interesting? - Kitap enteresan mıydı?

Tomorrow, I'll take the books to the library. - Yarın kitapları kütüphaneye götüreceğim.

kitap
biblio
kitap
book up
hesapsız kitapsız
1. (expending money) without making a record of it. 2. unrecorded, undocumented (expenditures). 3. (doing something) without properly planning it out beforehand; (doing something) without giving it any forethought. 4. (something) which is marked by a complete lack of planning; (something) which is marked by a complete lack of forethought
Turkish - Turkish
Zalim, insafsız
Kitabı olmayan
Dört kutsal kitaptan (Kur'an, İncil, Zebur, Tevrat) hiçbirine inanmayan, dinsiz
Kitap
mecelle
hesapsız kitapsız
Sorumsuz, ölçüsüz
hesapsız kitapsız
Deftere geçirmeden veya belgeye bağlamadan
kitap
Ciltli veya ciltsiz olarak bir araya getirilmiş, basılı veya yazılı kâğıt yaprakların bütünü: "Ona son olarak rüya için kitaptaki tabiri aramanın abes olduğunu söylediğimi hatırlıyorum."- A. Ş. Hisar
kitap
Herhangi bir konuda yazılmış eser
kitap
Herhangi bir konuda yazılmış eser: "Acaba bir edebiyat kitabında hazır bir tarif bulamaz mıyız?"- F. R. Atay
kitap
Kutsal kitap
kitap
Ciltli veya ciltsiz olarak bir araya getirilmiş, basılı veya yazılı kâğıt yaprakların bütünü