Some read books just to pass time.
- Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
My father told me not to read a book in my bed.
- Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.
Books are made out of paper.
- Kitaplar kağıttan yapılırlar.
The paperback version is cheaper.
- Karton kapaklı kitap versiyonu daha ucuz.
This book is one of the poet's best works.
- Bu kitap şairin en iyi eserlerinden biridir.
Were I free from work, I could read these books.
- İşim olmasa, bu kitapları okuyabilirim.
This book comes in two volumes.
- Bu kitap iki cilt halinde geliyor.
He's writing a book now.
- O şimdi bir kitap yazıyor.
She's also writing a book.
- O da bir kitap yazıyor.
Was the book interesting?
- Kitap enteresan mıydı?
Is there an English-Japanese dictionary on the bookshelf?
- Kitaplıkta İngilizce-Japonca bir sözlük var mı?