kitap okumak

listen to the pronunciation of kitap okumak
Turkish - English
read book

Tom does nothing but read books on Sundays. - Tom Pazar günleri kitap okumaktan başka hiçbir şey yapmaz.

He goes to the library to read books. - Kitap okumak için kütüphaneye gider.

read a book

I went to the library to read a book. - Ben bir kitap okumak için kütüphaneye gittim.

I just want to relax in the park and read a book. - Ben sadece parkta dinlenmek ve bir kitap okumak istiyorum.

Read (a) book
kitap okuma
reading
birlikte kitap okumak
look on
kitap gibi okumak
(deyim) read like a book
kitap okumak
Favorites