Ne çeşit kadın olduğumu düşünüyorsun?
- What kind of woman do you think I am?
Bu gölde çeşitli balıklar var.
- This lake abounds in various kinds of fish.
O bugün kibarlaşıyor.
- He is being kind today.
Sen gerçekten çok kibarsın.
- You're really too kind.
Bu cins bir ağacı daha önce hiç görmedim.
- I've never seen that kind of tree before.
Bu ne cins bir köpek?
- What kind of dog is this?
Sporun her türünü sever.
- He likes all kinds of sports.
Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler.
- Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.
Onun nazik olduğunu söyledin ve o öyle.
- You said she was kind and so she is.
Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
- I spoke to him kindly so as not to frighten him.
Bana iyi bir tavsiye verecek kadar nazikti.
- She was kind enough to give me good advice.
Ben senin iyiliğin için ne kadar teşekkür etsem azdır.
- I can't thank you enough for your kindness.
Bildiğim kadarıyla kendisi yardımsever bir kız.
- As far as I know, she is a kind girl.
Tom'un yardımsever bir kalbi var.
- Tom has a kind heart.
Sen çok iyi kalplisin.
- You're so kind-hearted.
Kız kardeşim çocuklara karşı iyi kalplidir.
- My sister is kind to children.
Müşfik bir kalbi var.
- She has a kind heart.
Ann'in müşfik bir kalbi var.
- Ann has a kind heart.
Yaşadığı sürece onun iyilikseverliğini unutmadı.
- She did not forget his kindness as long as she lived.
Tavsiyen ve nezaketin için içten minnettarım.
- I deeply appreciate your advice and kindness.
Bir taraftan o herkese naziktir fakat diğer taraftan çok fazla içtenlikle davranmaz.
- On the one hand he is kind to everyone, but on the other hand he never behaves with too much familiarity.
Leyla nazik, tatlı ve sevecendi.
- Layla was kind, sweet, and caring.
Daha önce bu tip bir şey gördüm.
- I've seen this kind of thing before.
O tür şeyi ne tip insan yapardı?
- What sort of person would do that kind of thing?
Bizi davet etmeniz büyük incelikti.
- It was kind of you to invite us.
Bana yardım etmen incelikti.
- It was kind of you to help me.
Sen çok iyi kalplisin.
- You're so kind-hearted.
Kız kardeşim çocuklara karşı iyi kalplidir.
- My sister is kind to children.
Özür dilerim. Aynı şekilde sana geri ödeyeceğim.
- I'm sorry, I'll pay you back in kind.
Kız kardeşim çocuklara karşı iyi kalplidir.
- My sister is kind to children.
Her zaman olduğun iyi kalpli adam ol.
- Be the kindhearted man you always were.
Bu tür şey olduğunda, Tom bundan hoşlanmıyor.
- Tom doesn't like it when this kind of stuff happens.
Tom Mary'ye ne tür filmlerden hoşlandığını sordu.
- Tom asked Mary what kind of movies she liked.
I got my traps out of the canoe and made me a nice camp in the thick woods. I made a kind of a tent out of my blankets to put my things under so the rain couldn't get at them.
why haue ye slayne my houndes said syr gauayne, for they dyd but their kynde .
This is a strange kind of tobacco.
The years have been kind to Richard Gere, he ages well.