Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
kelek
Turkish - English
Definition of
kelek
in Turkish English dictionary
fickleness
unripe
fickle
partly bald
stupid
slang stupid
fool, dunderhead
unripe melon; fickleness; unripe; partly bald; fickle; stupid
underdeveloped, poorly developed (ear of grain, fruit)
raft made of planks secured to inflated skins
ringworm
up the creek
Related Terms
kelek
atmamak
(Argo)
do no wrong
Felek kimine kaftan giydirir kimine yelek kimine kavun yedirir kimine
kelek
(Atasözü)
A man must live according to his destiny
Felek kimine kaftan giydirir kimine yelek kimine kavun yedirir, kimine
kelek
(Atasözü)
A man must live according to his destiny
Turkish - Turkish
Definition of
kelek
in Turkish Turkish dictionary
Irmaklarda işleyen ve şişirilmiş tulumlar üzerine kurulan bir çeşit sal
Yer yer çıplaklığı veya boşluğu olan
Kılsız
Duvar örülürken tuğlalar arasına doldurulan çamur
Olgunlaşmamış ham kavun
Koyun, keçi gibi hayvanların boynuna takılan küçük çan
Taş yığını
Aptal
Koyun , keçi gibi hayvanlara takılan tenekeden yapılmış çan
kelek
Hyphenation
ke·lek
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
kelek
More...
Clear
Favorites
More...
Clear