Church participation has fallen.
- Kilise katılımı düştü.
We need to change over to a different system of participation.
- Farklı bir katılım sistemine geçmemiz gerekiyor.
I had perfect attendance this year.
- Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı.
My attendance is necessary.
- Benim katılımım gereklidir.
We're very pleased with the turnout.
- Katılımdan çok memnunuz.
We're very happy with the turnout.
- Katılımdan çok memnunuz.
Contributions are encouraged.
- Katılımlar teşvik edilmektedir.
She admitted her involvement in the robbery.
- O, soyguna katılımını itiraf etti.