kasvetle

listen to the pronunciation of kasvetle
Turkish - English
cheerlessly
dismally
doleful
somber
dismal
kasvet
{i} somberness
kasvet
{i} gloominess
kasvet
dusk
kasvet
dull
kasvet
heaviness
kasvet
gloom

I'm feeling gloomy today. - Bugün kasvetli hissediyorum.

When you were a child you feared the gloom. - Sen bir çocukken kasvetten korkardın.

kasvet
dolefulness
kasvet
heebie-jeebies
kasvet
cheerlessness
kasvet
murk
kasvet
depression, gloom; desolation
kasvet
dreariness
kasvet
doldrums
kasvet
sombreness
kasvet
heebie jeebies
kasvet
depression
kasvet
sullenness
kasvet
dismal

The prospects for Japan's future look dismal. - Japonya'nın gelecek için beklentileri kasvetli görünüyor.

The house looked very dismal. - Ev çok kasvetli görünüyordu.

kasvet
sullen
kasvet
(Sosyoloji, Toplumbilim) melancholoy
Turkish - Turkish

Definition of kasvetle in Turkish Turkish dictionary

KASVET
(Osmanlı Dönemi) Kalb katılığı. Bak: Kasavet
KASVET
(Osmanlı Dönemi) Sıkıntı. İç sıkıntısı
KASVET
(Osmanlı Dönemi) Katılık
kasvet
Sıkıntı, iç sıkıntısı
kasvet
Sıkıntı, dert
kasvet
iç sıkıntısı, iç daralması
kasvetle
Favorites