Turkish - English
Definition of kasım kasım in Turkish English dictionary
- posturing, swaggering
- posturing
- kasım kasım kasılmak
- to posture, to swagger
- kasım
- November
Is it possible to reproduce 70 copies of your report which appeared in the November issue of The Network and distribute them to our agents?
-The Network'ün kasım meselesinde görünen raporunun 70 kopyasını üretmek ve onları ajanlarımıza dağıtmak mümkün mü?
The treaty was signed on November 18, 1903.
-18 Kasım 1903 tarihinde anlaşma imzalandı
- 11 kasım
- November 11th
- kasım ayı
- November
- Beş kasım günü
- Guy Fawkes day
- Sikimden aşağı Kasım paşa
- I don't give a fuck
- artık kasım
- path. extrasystole
- kasım
- nov
There is usually good weather in November throughout Japan.
-Japonya'da Kasım ayında genellikle iyi hava vardır.
The people voted in November.
-Halk Kasım ayında oy verdi.
- kasım'da
- in November
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kasım kasım in Turkish Turkish dictionary
- "Gururlanmak, büyüklük taslamak, büyüklenmek" anlamındaki kasım kasım kasılmak deyiminde geçer
- KASIM
- (Osmanlı Dönemi) (A, uzun okunur) Kırıcı, ezici, ufaltan
- kasım
- Kışın başlangıcı sayılan 8 kasım günü başlayıp hıdırellezin ilk günü olan 6 mayısa kadar altı ay süren dönem
- kasım
- Yılın 30 gün süren, on birinci ayı, son teşrin, teşrinisani
- kasım gubari
- Sultanahmet Camisi'nin yazılarını yazan, ayrıca bir pirinç tanesi üzerine ihlas suresini işlemesiyle de tanınan hattat
Related Terms
kasım kasım
Hyphenation
ka·sım ka·sımPronunciation
Resimler
History
Favorites