Holding on to the rope firmly, I came safely to land.
- İpe sıkıca tutunarak karaya güvenli bir şekilde geldim.
When are we going to land?
- Ne zaman karaya çıkacağız?
Just like the Earth, half of the Moon is lit by the Sun while the other half is in darkness.
- Tam Dünya gibi, Diğer yarısı karanlıkken Ayın yarısı güneş tarafından ayınlatılır.
Land and water make up the earth's surface.
- Karalar ve sular Dünya'nın yüzeyini oluşturur.
Tim is the black sheep of the Jones' family.
- Tim, Jones'un ailesinin yüz karası.
A white coin is for a black day.
- Ak akçe kara gün içindir.
Elephants are the world's largest land animals.
- Filler, dünyanın en büyük kara hayvanlarıdır.
The elephant is the largest land animal.
- Fil en büyük kara hayvanıdır.
Bats usually fly in the dark.
- Yarasalar genellikle karanlıkta uçar.
He is terrified of the dark.
- O karanlıktan çok korkar.
Do you want fresh ground pepper on your salad?
- Salatanda taze çekilmiş karabiber istiyor musun?
The government decided to ban the book on grounds of indecency.
- Hükümet ahlaksızlık gerekçesiyle kitabı yasaklamaya kararı verdi.
It's a very gloomy day.
- Çok iç karartıcı bir gün.
The sky is gloomy and gray - a typical rainy-season sky.
- Gökyüzü karanlık ve gri - Tipik bir yağışlı mevsim havası.
Is eating liver bad for you?
- Karaciğer yemek sizin için kötü mü?
José showed himself to be a person of bad character.
- Jose kendini kötü karakterli bir kişi olarak gösterdi.
We took a ferry from the island to the mainland.
- Adadan ana karaya bir feribota bindik.
The economic situation is very bleak.
- Ekonomik durum çok iç karartıcı.
The sky looks ominous. I wonder if it will rain.
- Gökyüzü kara görünüyor,yağmur yağıp yağmayacağını merak ediyorum.