Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
karaçalı
Turkish - English
Definition of
karaçalı
in Turkish English dictionary
gorse
person who breaks up a friendship by carrying tales
furze
Christ's-thorn
sloe
blackthorn, gorse, furze, whin; mischief-maker (between people)
(Tabiat Doğa)
(bitki, Fam: cehrigiller,hünnapgiller,ünnabiye) [syn.: karaçalı, kaba diken] Jerusalem thorn, Christs thorn
blackthorn
(Botanik, Bitkibilim)
prunus spinosa
black thorn
whin
Related Terms
karaçalı ile kaplı
furzy
Turkish - Turkish
Definition of
karaçalı
in Turkish Turkish dictionary
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki
Rengi biraz daha kirli ve biraz siyahlığı olan barbunya balığı
İki kişinin arasına girerek ilişkileri bozan kimse
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa). İki kişinin arasına girerek ilişkileri bozan kimse
Kurak yerlerde yetişen, altın sarısı renginde çiçekleri olan dikenli bir bitki
çalı dikeni
karaçalı
Hyphenation
ka·ra·ça·lı
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
karaçalı
lodz
More...
Clear
Favorites
More...
Clear