kamburlaşma

listen to the pronunciation of kamburlaşma
Turkish - English

Definition of kamburlaşma in Turkish English dictionary

kambur
hump
kambur
hunchback

I helped an old hunchback cross the street. - Yaşlı bir kamburun caddeyi geçmesine yardım ettim.

kambur
{i} hunch

I helped an old hunchback cross the street. - Yaşlı bir kamburun caddeyi geçmesine yardım ettim.

kambur
hunchbacked
kambur
humpy
kambur
gibbous

The gibbous moon appears to grow fatter each night until we see the full sunlit face of the Moon. We call this phase the full moon. - Kambur ay biz ayın tam güneşli yüzünü görene kadar her gece şişmanlıyor gibi görünür. Biz bu faza dolunay diyoruz.

Once more than half of the disc of the Moon is illuminated, it has a shape we call gibbous. - Ayın diskinin yarısından daha fazlası aydınlanır aydınlanmaz, kambur dediğimiz bir şekle sahiptir.

kambur
humped
kambur
hunched
Kambur
(Tıp) kyphos
Kambur
(Tıp) gibbus
kambur
hump (in the back of a person or animal)
kambur
humpbacked, hunchbacked; stooped
kambur
crook backed
kambur
humpback
kambur
bulging, projecting
kambur
crookback
kambur
bulge, projection
kambur
humpback, hunchback
kambur
hump, hunch; humpback, hunchback; humpbacked, hunchbacked
kambur
humpbacked
kamburlaşmak
(gemi) hog
kamburlaşmak
arch
kamburlaşmak
hog
Turkish - Turkish
Kamburlaşmak işi
(Osmanlı Dönemi) TEHADÜB
KAMBUR
Bel kemiğinin, göğüs kemiğinin eğrilmesi veya raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek
KAMBUR
Bazı hayvanların sırtındaki çıkıntı
KAMBUR
Yapı veya eşyada dışarıya doğru eğrilme
KAMBUR
Sıkıntı, dert
KAMBUR
Kamburu olan (kimse)
Kambur
çokalak
Kambur
kuzuk
Kambur
gürüz
Kambur
çıkıntı
Kambur
guzuk
kamburlaşmak
Kambur duruma gelmek
kamburlaşma
Favorites