kaldıran

listen to the pronunciation of kaldıran
Turkish - English
removes
lifting
erector
kaldıran kimse
heaver
kaldır
uninstall
kaldır
cock up
kaldır
{f} removed

She removed the dishes from the table. - Bulaşıkları masadan kaldırdı.

Poverty is not an accident. Like slavery and apartheid, it is man-made and can be removed by the actions of human beings. - Yoksulluk tesadüf değildir. Kölelik ve apartheid gibi insan ürünüdür ve insan etkinlikleriyle ortadan kaldırılabilir.

kaldır
deinstall
kaldır
(Bilgisayar) dismount
kaldır
(Bilgisayar) remove

There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed. - Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var.

She removed the papers from the desk. - Kağıtları masadan kaldırdı.

kaldır
(Bilgisayar) unmount
kaldır
{f} lift

The policeman lifted the box carefully. - Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.

Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift? - Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?

kaldır
raise up
kaldır
{f} lifting

My wrists were sore after lifting wieghts. - Ağırlıklar kaldırdıktan sonra bileklerim ağrıdı.

My hobby is weight lifting. - Hobim ağırlık kaldırmak.

kaldır
{f} cock
kaldır
hoick
kaldır
uncheck
kaldır
upheave
kaldır
(Biyoloji) erect
kaldır
raiseup
kaldır
hoicks
kaldır
unchecked
kriko ile kaldıran
jacker
organı kaldıran kas
erector
penis kaldıran hap
horn pill
sisi ortadan kaldıran aygıt
defogger