Turkish - English
Definition of kalıtım in Turkish English dictionary
- {i} heredity
We are influenced both by environment and by heredity.
-Hem çevreden hem de kalıtımdan etkilendik.
In Kabuki not only talent but also heredity counts.
-Kabuki'de sadece yetenek değil fakat aynı zamanda kalıtım da önemlidir.
- heritage, genetic heritage
- heritage, heredity; inheritance
- contribution
- genetic
- kalıtım yoluyla
- by inheritance
- kalıtım yoluyla
- by heredity/inheritance
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kalıtım in Turkish Turkish dictionary
- Çevre etkileriyle köklü olarak değiştirilemediğine inanılan özelliklerin, döllenme sırasında, dişi ve erkeğin kromozomları yoluyla bir kuşaktan ötekine geçmesi, soya çekim, irsiyet, veraset
- Çevre etkileriyle köklü olarak değiştirilemeyen özelliklerin, döllenme sırasında, dişi ve erkeğin kromozomları yoluyla bir kuşaktan ötekine geçmesi, soya çekim, irs, irsiyet, veraset
- irs
- kalıtım bilimi
- Bitki, hayvan ve insanların kalıtım olaylarını inceleyen bilim, genetik
Related Terms
kalıtım
Hyphenation
ka·lı·tımPronunciation
Resimler
History
Favorites