kabi̇l

listen to the pronunciation of kabi̇l
Turkish - English

Definition of kabi̇l in Turkish English dictionary

kabil
Cain. The first son of Adam and Eve that murdered his brother Abel
Kâbil
Kabul

Kabul is Afghanistan's capital city. - Kabil Afganistan'ın başkentidir.

Kabul is the capital of Afghanistan. - Afganistan'ın başkenti Kabil'dir.

kabil
possible, practicable olanaklı, olabilir
kabil değil
impossible, out of the question: Kabil değil, randevu alamadım - My getting an appointment was out of the question
kabil değil
(it's) impossible
devri kabil olmayan
(Kanun) non-negotiable
kabil
sort
kabil
peoples
kabil
kind
Kabil
Cain

Abel was killed by Cain. - Habil, Kabil tarafından öldürüldü.

devri kabil olmayan poliçe
(Ticaret) nonnegotiable draft
temyizi kabil hüküm
(Kanun) judgment which can be appealed
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Birbirine muhalif kavimden üç beş kişi
(Osmanlı Dönemi) Kefil
(Osmanlı Dönemi) Sınıf, nevi, soy
(Osmanlı Dönemi) Gibi, türlü, biraz evvel, az önce. Aşikâr. İleri gelen. Kabul eden
(Hukuk) Soy, nevi, çeşit, tür
kabil
İlk insan Hz. Adem ve Havva'nin, kardeşi Habil'i öldüren ve tarihteki ilk cinayeti işleyen ilk çocuğu
kabil
Türlü, gibi, benzer
kabil
(Osmanlı Dönemi) gibi, türlü, benzer
kabil
Olabilir, mümkün
kabil
Olabilir, mümkün: "Ben onu bir göreyim, dedi, kabil mi?"- P. Safa
kabil
Tür, cins
kabil
Afganistan'ın akarsuları
kâbil
(Osmanlı Dönemi) mümkün, muhtemel, kabul eden
BU KABİL
(Hukuk) Bu gibi; bu tür; bu çeşit
kabi̇l
Favorites