kabara kabara

Turkish - English

Turkish - Turkish

Definition of kabara kabara in Turkish Turkish dictionary: Böbürlenerek, gururlanarak; Gittikçe kabararak, coşarak
kabara: Kumaş kaplı mobilyanın kenarındaki şeridin üzerine ara verilmeden çakılan süslü çivi
kabara: Mobilyalarda deri ya da kumaşı ahşaba tutturmak için kullanılan iri, yarım yuvarlak başlı demir çivi
kabara: Dayanıklılık sağlamak amacıyla, ayakkabıların altına çakılan, yassı ve iri başlı demir çivi
kabara: Geniş, yuvarlak veya köşeli başlı çivi
kabara: Nalıncı çivisi
kabara: Süs olarak odaların ahşap bölümlerine, türlü biçimler yapmak için çakılan iri başlı, sarıçivi
kabara: Dayanıklılık sağlamak amacıyla, ayakkabıların altına çakılan, iri başlı demir çivi
kabara: Süs olarak odaların ahşap bölümlerine, türlü biçimler yapmak için çakılan iri başlı, sarı çivi

kabara kabara

Hyphenation

ka·ba·ra ka·ba·ra

History

Favorites