kaçakçılığını

listen to the pronunciation of kaçakçılığını
Turkish - English
smuggle in
{f} import illegally; bring in secretly
kaçakçılık
smuggling

The police arrested him for smuggling. - Polis onu kaçakçılıktan tutukladı.

The police arrested him for smuggling. - Polisler kaçakçılık için onu tutukladı.

kaçakçılığını yapmak
run
kaçakçılık
(Politika, Siyaset) trafficking
kaçakçılık
traffic
kaçakçılık
smugglıng
kaçakçılık
contraband

The customs agent searched Tom for contraband. - Gümrük ajanı, kaçakçılık için Tom'u araştırdı.

kaçakçılık
running
kaçakçılık
dealing in contraband goods
Turkish - Turkish

Definition of kaçakçılığını in Turkish Turkish dictionary

kaçakçılık
Bir ülkeye gümrüğü ödenmemiş, yasaklanmış malı gizli olarak, sokma
kaçakçılık
Bir devletin yasalarına karşı gelerek yapılan ticaret: "Kaçakçılık ediyormuş, çok para vurmuş."- R. H. Karay
kaçakçılık
Gizli olarak, sezdirmeden kaçırma işi: "Ben böyle gözlere görülmeden yapılan kaçakçılıktan korkarım."- H. R. Gürpınar
kaçakçılık
Gizli olarak, sezdirmeden kaçırma işi
kaçakçılık
Bir devletin yasalarına karşı gelerek yapılan ticaret
kaçakçılık
Bir ülkeye gümrüğü ödenmemiş, yasaklanmış malı gizli olarak sokma