There's a fine line between tax minimization and tax avoidance.
- Vergi minimizasyonu ve vergiden kaçınma arasında ince bir çizgi var.
Tom is good at avoiding fights.
- Tom kavgalardan kaçınmakta iyidir.
Tom has been avoiding Mary.
- Tom Mary'den kaçınmaktadır.
Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.
- Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım.
He took a detour to avoid the heavy traffic.
- Yoğun trafikten kaçınmak için tali yoldan gitti.
Try to keep from crying.
- Ağlamaktan kaçınmaya çalış.
Jack tried to evade paying his taxes.
- Jack vergilerini ödemekten kaçınmaya çalıştı.