kızkardeş

listen to the pronunciation of kızkardeş
Turkish - English
sister

He called his sister, Mary. - O, kızkardeşi Mary'yi aradı.

I want to see your sister. - Kızkardeşini görmek istiyorum.

sis

My sister is suffering from a bad cold now. - Kızkardeşim şimdi kötü bir soğuk algınlığı geçiriyor.

He called his sister, Mary. - O, kızkardeşi Mary'yi aradı.

kızkardeş gibi
sisterly
kızkardeş katili
sororicide
üvey kızkardeş
stepsister

My stepsister finished the last of the cranberry juice. - Üvey kızkardeşim kızılcık suyunun sonunu bitirdi.

Turkish - Turkish
abaş
(Hukuk) UHT
ama