kızaklı

listen to the pronunciation of kızaklı
Turkish - English
sliding
Of something that can slide

Our yard is just outside the sliding door.

Present participle of slide
Slippery; elusory
That slides or slips; gliding; moving smoothly
The motion of a slide
being a smooth continuous motion
forward travel of a flat ski
A motion of two relatively mving bodies, in which their surface velocities in the common contact area are different as regards magnitude and/or direction
A sash which moves horizontally on a track
{s} that slides, gliding, moving easily and smoothly
kızak
{i} sled

Tom sat on the sled behind Mary. - Tom kızakta Mary'nin arkasında oturdu.

Let's go sledding this afternoon. - Bugün öğleden sonra kızak kaymaya gidelim.

kızak
sledge
kızaklı oturak
sliding seat
kızaklı uçak
ski plane
Kızak
(Tekstil) Support
kızak
{i} drag
kızak
sleigh

Tom and Mary went on a horse-drawn sleigh ride. - Tom ve Mary atlı kızak yolculuğuna gitti.

kızak
(Askeri) dry dock
kızak
(Askeri) slip
kızak
packing
kızak
chute
kızak
bobsleigh
kızak
skid

To some extent, you can control the car in a skid. - Bir dereceye kadar bir kızak arabasını kontrol edebilirsiniz.

kızak
cradle
kızak
slipper
kızak
(Mühendislik) slide

Sledding is very easy. All you have to do is sit down tight and let it slide. - Kızakla taşımak çok kolaydır. Yapman gereken tek şey sıkı oturmak ve onu kaydırmaktır.

kızak
gantry
kızak
(Mühendislik) slideway
kızak
sledge, sled, sleigh, bobsleigh, bobsled; slipway, launching ways; stiffener
kızak
mech. way
kızak
stock
kızak
toboggan
kızak
shipway
kızak
chock
kızak
gauntry
kızak
sled; sledge; sleigh; toboggan; bobsled
kızak
(gemi) slipway
kızak
coaster; slipway
kızak
carrier
kızak
runner (of a sled, sleigh, or sledge)
kızak
(Denizcilik) stocks, ways; ground ways; sliding ways
kızak
{i} slipway
kızak
{i} coaster
Turkish - Turkish

Definition of kızaklı in Turkish Turkish dictionary

kızak
Kar veya buz üzerinde kaydırılan tekerleksiz taşıt. Üzerinde gemi yapılan, onarılan veya gemiyi suya indirip sudan çıkarmaya yarayan ızgara
kızak
Ambalajın dibine uzunluğuna çakılan, hem dip levhası elemanlarının tutturulmasını hem de ambalajın yerde kolayca kaymasını sağlayan kereste parçası
kızak
Ağaç tablaların kamburlaşmaması için liflere dikey konumda açılan kanala geçirilen uzun parça
kızak
Kar veya buz üzerinde kaydırılan tekerleksiz taşıt
kızak
Üzerinde gemi yapılan, onarılan veya gemiyi suya indirip sudan çıkarmaya yarayan ızgara
kızaklı
Favorites