Turkish - English
Definition of kıvır(mak) in Turkish English dictionary
- curled
- {s} curly, having curls
- Simple past, past participle and verbal adjective of curl
- Having curls; curly; sinuous; wavy; as, curled maple (maple having fibers which take a sinuous course)
- having curls
- drawn up into a ball; "she lay curled up in a big armchair"
- drawn up into a ball; "she lay curled up in a big armchair
- kıvır kıvır
- curly
- kıvır zıvır
- trifling
- kıvır kıvır
- frizzy
- kıvır kıvır
- wooly
- kıvır kıvır
- woolly
- kıvır kıvır
- frizzly
- kıvır kıvır oynamak
- to bump and grind (while dancing)
- kıvır kıvır yapmak
- to curl, frizz
- kıvır kıvır yürümek
- to wriggle one's hips as one walks
- kıvır zıvır
- {k} trifling, piddling
- kıvır zıvır
- trifling, fiddling
- kıvır zıvır
- {k} odds and ends
- kıvır zıvır
- {k} oddly assorted, picked up at random
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of kıvır(mak) in Turkish Turkish dictionary
- kıvır kıvır
- Kıvrılmış durumda sürekli hareket hâlinde olarak
- kıvır kıvır
- Büklümleri olan, kıvrımlı
- kıvır zıvır
- Önemsiz ayrıntı
- kıvır zıvır
- Önemsiz, değersiz, derme çatma
- kıvır zıvır
- Gereksiz
Related Terms
kıvır(mak)
Hyphenation
kı·vır(·mak)Resimler
History
Favorites