Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

kıskandırma

listen to the pronunciation of kıskandırma
Turkish - English

Definition of kıskandırma in Turkish English dictionary

kıskan
{f} envy

Love is patient, love is kind. It does not envy, it does not boast, it is not proud. - Aşk sabırlıdır, aşk şefkatlidir. Kıskanmaz, övünmez, kibirli değildir.

Don't envy others for their good luck. - İyi şanslarından dolayı diğerlerini kıskanma.

kıskandırmak
put sb's nose out of joint
kıskandırmak
to make (sb) jealous
kıskandırmak
to arouse (someone's) jealousy
kıskandırmak
put one's nose out of joint
Turkish - Turkish
Kıskandırmak işi
kıskandırmak
Kıskanmasına yol açmak
kıskandırmak
Kıskanmasına yol açmak: "Onların masum sevinçleri öteki miniminileri de hazin hazin kıskandırmıştı."- O. C. Kaygılı