kırbac

listen to the pronunciation of kırbac
Turkish - English

Definition of kırbac in Turkish English dictionary

kırbaç
whip

After being whipped, the prisoner replied. - Kırbaçlandıktan sonra mahkum cevap verdi.

In Singapore, one way to punish a criminal is to whip him or her. - Singapur'da bir suçluyu cezalandırmanın bir yolu onu ya da onu kırbaçlamaktır.

kırbaç
whipper
kırbaç
tawse
kırbaç
whip, scourge
kırbaç
kurbash
kırbaç
scourge
kırbaç
kourbash [Brit.]
kırbaç
horsewhip
kırbaç
taws
kırbaç
crop
kırbaç
flagellum
kırbaç
{i} whipping
kırbaç
to whip
kırbaç
{i} kourbash
kırbaç izi
wale
kırbaç izi
wheal
kırbaç kurdu
(Tabiat Doğa) (hayvan) whipworm
kırbaç ucu
whiplash
kırbaç vurmak
to whip, flog
kırbaç yemek
to be whipped, be flogged
dokuz kamçılı kırbaç
cat-o-nine-tails
dokuz kamçılı kırbaç
cat-o'-nine-tails
küçük kırbaç
quirt
meşin kırbaç
cowhide
Turkish - Turkish

Definition of kırbac in Turkish Turkish dictionary

kırbaç
Tek parça deri veya uzun esnek bir değneğin ucuna sırım bağlanarak yapılmış vurma aracı
kırbaç
Tek parça deri veya uzun esnek bir değneğin ucuna sırım bağlanarak yapılmış vurma aracı: "Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı."- F. N. Çamlıbel
Kırbaç
(Osmanlı Dönemi) DIRRE
kırbaç kurdu
Çeşitli türleri insanların ve hayvanların kalın bağırsağında yaşayan, boyu 5 cm olan, eni gözle görülmeyecek incelikte bir asalak, trikosefal (Trichuris trichiura)
kırbaç kurtları
Örnek hayvanı kırbaç kurdu olan, yuvarlak solucanlar familyası