Turkish - English
Definition of kıbrıs in Turkish English dictionary
- Cyprus
Cyprus was a British protectorate.
-Kıbrıs, bir İngiliz sömürgesiydi.
Cyprus is struggling to avoid bankruptcy.
-Kıbrıs iflası önlemek için mücadele ediyor.
- cypriot
- Cypriot, Cypriote, of Cyprus
- Cyprus; Cypriot
- kıbrıs kuyrukkakanı
- cyprus pied wheatear
- kıbrıs sorunu
- (Politika, Siyaset) cyprus problem
- kıbrıs ötleğeni
- cyprus warbler
- kıbrıs ötleğeni
- (Hayvan Bilim, Zooloji) sylvia melanothorax
- Kıbrıs Rum Toplumu
- (Hukuk) Greek Cypriot Community
- Kıbrıs Türk Toplumu
- (Hukuk) Turkish Cypriot Community
- Kıbrıs akasyası
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: mustahiye) golden wreath wattle
- Kıbrıs ötleğeni
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: ötleğenkuşugiller,çalıbülbülügiller) Cyprus warbler
- kıbrıs ince kertenkelesi
- (Hayvan Bilim, Zooloji) ablepharus budaki
- kıbrıs krizi
- cyprus crisis
- kıbrıs lehçesi
- Cypriote
- kıbrıs lehçesi
- cyprian
- kıbrıs yüksek mahkemesi
- (Kanun) supreme court of cyprus
- kıbrıs şiiri
- cyprus poetry
- kıbrıs'a ait
- Cypriot
- kıbrıs'a ait
- cyprian
- kıbrıs:cy
- (Bilgisayar) cyprus: cy
- kuzey kıbrıs
- northern cyprus
- kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti
- turkish republic of northern cyprus
- Güney Kıbrıs Rum Yönetimi
- (Hukuk) Greek Cypriot Administration of Southern Cyprus
Related Terms
kıbrıs
Hyphenation
kıb·rısPronunciation
Common Collocations
kıbrıs rum kesimiResimler
History
Favorites