kütleli

listen to the pronunciation of kütleli
Turkish - English
massy
Heavy; massive

We develop a set of six coupled equations governing the modal amplitudes and phase angles (mode-center offsets) for the flat, piezoelectric plate resonator with massy electrodes of unequal thickness.

Eye dialect spelling of mercy

But Lors ha' massy, how did you get near such mud as that? said Sally, .

Eye dialect spelling of master
{a} weighty, heavy, bulky, solid
an attempt to spell dialectal mercy or master
Compacted into, or consisting of, a mass; having bulk and weight or substance; ponderous; bulky and heavy; weighty; heavy; as, a massy shield; a massy rock
{s} massive, heavy, having mass, solid
kütle
mass

Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles. - Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.

Einstein showed that mass can be converted into energy and vice-versa. - Einstein kütlenin enerjiye dönüştürülebileceğini ve tersini de gösterdi.

kütle
bulk
kütle
social body
kütle
(Ticaret) population
kütle
block
kütle
phys. mass
kütle
mass; group, social body
kütle
body

The ocean is a huge body of water that is constantly in motion. - Okyanus sürekli hareket halinde olan büyük bir su kütlesidir.

The application allows you to quickly calculate the ratio of body mass index - BMI. - Uygulama, vücut kütle indeks oranını hızlı bir şekilde hesaplamanı sağlıyor.

kütle
group
kütle
pack
kütle
force

The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass. - İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.

Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles. - Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.

kütle
aggregate
kütle
mass, large block or chunk
kütle
gob
Turkish - Turkish

Definition of kütleli in Turkish Turkish dictionary

KÜTLE
(Osmanlı Dönemi) (Kitle) Bir cismi terkib ve teşkil eden kısımların bütün hey'etine denir. Toplu şey. Deste. Yığın. Külçe
Kütle
kitle
kütle
Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kitle
kütle
Belirli işleviyle özellik gösteren büyük insan kalabalığı
kütle
Bir nesneye uygulanan kuvvetle, oluşan ivme arasındaki orantıyı veren kat sayı veya nesne niceliği
kütle
Büyük parça, küme, yığın
kütleli
Favorites