It is said that Japanese rural villages had changed a lot.
- Japon kırsal köylerinin çok değiştiği söylenir.
The rural exodus depopulated entire villages in this region of Germany.
- Kırsal göçü Almanya'nın bu bölgesindeki bütün köylerin nüfusunu azalttı.
Tom didn't like living in the country.
- Tom köyde yaşamayı sevmiyordu.
I go to the country every summer.
- Her yaz köye giderim.
I look like an old peasant.
- Yaşlı bir köylüye benziyorum.
The peasants rose up in rebellion against the ruler.
- Köylüler hükümdara karşı ayaklandılar.