They had built roads and bridges.
- Onlar yollar ve köprüler yaptılar.
Don't burn your bridges behind you.
- Arkandaki köprüleri yakma.
The bridge is thirty meters in width.
- Köprünün eni otuz metre.
A long time ago, there was a bridge here.
- Uzun zaman önce, burada bir köprü vardı.
Would you please make a hyperlink to our corporate site from your page?
- Sizin sayfanızdan bizim kurumsal sitemize bir köprü yapar mısınız?