köprücük

listen to the pronunciation of köprücük
Turkish - English
small bridge
(Anatomi) collarbone, clavicle
(kemiği) collarbone, clavicle
(Anatomi) collar bone
köprücük kemiği
anat . collarbone, clavicle
köprücük kemiği
collarbone

Tom dislocated his collarbone while playing football. - Tom futbol oynarken köprücük kemiğini çıkardı.

He dislocated his collarbone while playing. - O, oyun oynarken köprücük kemiğini çıkardı.

köprücük kemiği
clavicle
Köprücük kemiği
collar bone
Turkish - Turkish
Küçük köprü
Köprücük kemiği
köprücük kemiği
Omuz başıyla göğüs kemiğinin üst ucu arasında bulunan ve derinin altında belli olan uzunca kemik
Köprücük kemiği
clavicula