Her zaman olduğu gibi, geç geldi. - He came late, as is often the case with him.
Her zaman olduğu gibi, geç geldi.
He came late, as is often the case with him.
Çoğunlukla olduğu gibi, Tom sınıfa geç kalmıştı. - Tom was late for class, as is often the case.
Çoğunlukla olduğu gibi, Tom sınıfa geç kalmıştı.
Tom was late for class, as is often the case.