Bizim için sadece bir dakika bekleyebilir misiniz lütfen? Sonra biz sizinle geleceğiz. - Could you please wait just a moment for us? Then we'll go with you.
Bir dakika. Henüz kararımı vermedim. - Just a moment. I haven't made up my mind yet.
English - English
Definition of just a second, hang on a minute, momentarily in English English dictionary