Ben koşuya gitmeden önce ayakkabılarımı her zaman sıkı bağlarım.
- I always tie my shoes tightly before I go jogging.
Ablam her gün koşuya gider.
- My older sister goes jogging every day.
Her sabah koşarak formda kalıyorum.
- I keep fit by jogging every morning.
Koşarak kilo vermeye çalışın.
- Try to lose weight by jogging.
Her zamanki gibi sabah erkenden kalkıp koştu.
- As usual, he got up early in the morning and jogged.
Tom dar merdivenler aşağı koştu.
- Tom jogged down the narrow staircases.
I tried desperately to jog my memory.
jog one's elbow.