Ona elmas bir bilezik verdi.
- He gave her a diamond bracelet.
Bu bilezik ondan daha pahalı.
- This bracelet is more expensive than that one.
Tom bileklerine bilezikler takıyor.
- Tom is wearing bangles on his wrists.
Tom, Hindistan'dayken Mary'ye bilezikler satın aldı.
- Tom bought Mary bangles when he was in India.