Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

jeder (beliebige)

listen to the pronunciation of jeder (beliebige)
English - Turkish

Definition of jeder (beliebige) in English Turkish dictionary

anybody
kimse

Niçin kimse benim cümlelerime katkıda bulunmuyor? - Why doesn't anybody translate my sentences?

O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu. - He asked me whether anybody was there.

anyone
hiç kimse

Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler. - They said they hadn't seen anyone.

Teröre bulaşan hiç kimseye müsamaha göstermeyeceğiz. - We will not tolerate anyone who engages in terrorism.

anybody
{i} hiç kimse

Herhangi biri hiç kimsenin olmamasından daha iyidir. - Anybody is better than nobody.

Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır. - Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.

anybody
herhangi bir kimse

Ben asla herhangi bir kimseyi öldürmedim. - I never murdered anybody.

anyone
herhangi birisi

O, herhangi birisine olabilirdi. - It could happen to anyone.

Tom'un yerine koymak için herhangi birisini bulamıyoruz. - We haven't been able to find anyone to replace Tom.

anybody
herhangi birisi

Herhangi birisi not tuttu mu? - Did anybody take notes?

Herhangi birisi olan herkes oradaydı. - Everybody who was anybody was there.

anybody
herkes

Dev herkes tarafından sevilmiyordu. - The giant was not loved by anybody.

Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır. - Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.

anybody
kim olursa
anybody
birisi

Birisi o problemi çözebilir. - Anybody can solve that problem.

Niçin birisi Tom'a yardım etmiyor? - Why doesn't anybody help Tom?

anyone
kimse

Tom kimseyle konuşmak istemiyordu. - Tom didn't want to speak to anyone.

Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler. - They said they hadn't seen anyone.

anyone
biri

Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum. - Well, yes, but I don't want anyone to know.

Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir. - Anyone can cultivate their interest in music.

anyone
kim

Odada hiç kimse yoktu. - There wasn't anyone in the room.

Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler. - They said they hadn't seen anyone.

anybody
{i} kim olsa

Bunu kim olsa yapabilir. - Anybody could do this.

anybody
kimse: Is anybody at home? Kimse var mı? I couldn't find anybody. Hiç kimseyi bulamadım
anybody
i., zam
anybody
{i} herhangi biri

Tom herhangi birine ateş etmedi. - Tom didn't shoot anybody.

Herhangi biri ve herkes yurtdışına gitmek ister. - Anybody and everybody wants to go abroad.

jeder (beliebige)
Favorites