Turkish - English
Definition of istila etme in Turkish English dictionary
- pervaporation
- {i} pervading
- istila etmek
- invade
- istila etmek
- {f} flood
- istila et
- pervade
- istila etmek
- cover
- istila etmek
- overwhelm
- istila etmek
- sweep
- istilâ etmek
- overrun
- istila et
- {f} infested
- istila et
- {f} pervading
- istila et
- infest
- istila etmek
- annex
- istila et
- invade
Tom doesn't like it when people invade his personal space by standing too close to him.
-İnsanlar ona çok yakın durarak onun kişisel alanını istila ettiğinde Tom bunu sevmez.
They invaded the country with tanks and guns.
-Onlar ülkeyi tanklarla ve tabancalarla istila etti.
- istila etmek
- 1. to invade. 2. to flood, cover
- istila etmek
- a) to invade, to overrun b) to infest, to cover
- istila etmek
- infest
- istila etmek
- irrupt
- istila etmek
- spread over
- istilâ etmek
- pervade
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of istila etme in Turkish Turkish dictionary
- istila etmek
- Yayılmak, kaplamak, sarmak, bürümek
- istila etmek
- Bir ülkeyi silâh gücüyle ele geçirmek
Related Terms
istila etme
Hyphenation
is·ti·la et·mePronunciation
Resimler
History
Favorites